Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Farenjit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
- Raptiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleç, Pünez, Bağlaç
- Esvap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Giyecek, Elbise
- Ağırbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Vakur, Ağır, Gösterişli, Kâmil, Paşa, Temkinli, Veznin
- İhvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
- Cebretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Güdü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saik
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Simültan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmaç
- Keçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Üzüntüler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
- Anmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Yadigâr
- Tatminkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
- Dinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dini
- Sevilmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtici
- Çetin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
- Pandül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkaç
- Neve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torun
- Matriarkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anaerkil
- Obje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- Nişancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Statü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykel, Tüzük, Konum
- Tasarruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
- Kanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
- Rint kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalender
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- Polifonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoksesli
- Hulliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takı
- İnhidam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
- Kolaylıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Rahat
- Vuruşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsademe, Dövüş
- Dalkavuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
- Hazırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Mineraloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilim
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Sivrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek, Seçilmek, Yükselmek
- Medya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
- Nallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
- Mukataa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü