Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Döl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
- Dermansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet
- Uşak Salma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- İzahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Terslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
- Ekstra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli, Olağandışı, İyi, Vasıflı, En İyi, Fazladan
- Kızılkuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Antre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş, Girek
- Beşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
- Yaklaşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
- Gösterişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin
- Yorgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitap, Bitkin, Halsiz, Harap, Turşu
- Merhametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
- Kıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Bağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs, Ahşa, Ciğer, Döş, Sine
- Alil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Muhafaza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Korumak, Saklamak
- Pahalılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
- Yüksekokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Mektep
- Zarafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
- Hınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hırs, Kin, Öfke, Gayz
- Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Bilfarz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Söz Gelişi
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
- Taramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
- Yanıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek
- Halat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Anlaşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
- Gaita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
- Denemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
- Sakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
- Kabristan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık, Gömütlük
- Hâkimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıçlık
- Medahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
- Rabıtalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Düzgün, Tutarlı, İlgili, Alakalı
- Güçlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorluk, Engel, Meşakkat, Müşkül, Müşkülat, Pürüz, Sarp, Zahmet, Zor
- Dangalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Bön, Ahmak, Kalın Kafalı, Akılsız, Aptal, Düşüncesiz, Kaba
- Teşebbüs Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Girişmek, Koyulmak
- Raptetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İliştirmek, Berkitmek, Tutturmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü