Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Debi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım
- Yalvaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resul, Peygamber
- İmparatorluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhanlık
- Bir Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım
- Adepte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu Adapte şeklindedir. Adapte olarak arama yapınız.
- Rustai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Takibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, İzleme
- Titremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Zangırdamak
- Duraksamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
- Çıvmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Sapmak, Sekmek, Sıçramak, Zıplamak
- Bakanlar Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
- Sorumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesul, Cevapdih
- Geçerli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Zamanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Olasılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
- Direşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh
- Darıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Özlemek, Sağınmak
- Uyumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Yatmak
- Mümtaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Ayrıcalıklı, Üstün
- Cefengiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ivır Zıvır, Yave, Zırva
- Küp Şeker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesme Şeker
- Hayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
- İvinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Sürat, Çabukluk
- Örtü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika, Dam, Kap, Paravan, Tente
- Amudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
- Rahmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgeme, Yarlığama, Yağmur, Bağışlama
- Üleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Abonelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcülük
- Hareketsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Ölü, Tek, Sabit
- İkinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tali
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Ziyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Heba Etmek, Heder Etmek
- Sığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alageyik
- Gayretkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalayıcı
- Had kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç
- Tırpan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
- Samimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
- Kavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek
- Muhaccer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Spekülatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgusal, Vurgunsal
- Eğitim Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Pedagoji
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü