Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Densiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz
- Menzil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Daire, Konak, Konut, Merhale, Erim
- Tellal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırtmaç, Simsar
- Metotsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsiz
- Kukumav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baykuş
- El erki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi
- Çoklukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Neymiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya
- El Sürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Endişe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Korkmak
- Oyalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Gözletmek, Kılıklamak, Uzatmak
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Lâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Mucizevî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansıksal
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Helâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, WC, Abdesthane, Yüz Numara, Ayak Yolu
- Cenkleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
- İhtiyaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinim
- Özgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orijinal, Otantik, Özünemahsus, Asıl
- Delgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delecek, Deşikaçan, Zımba
- Manasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Boş, Yararsız, Yersiz
- Başkonsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
- Periyot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Devir, Dönem, Aralık
- Toplum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Sosyete, Topluluk
- Kantitatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niceleyici
- Yayımlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Çap Etmek, Çıkarmak, Neşretmek
- Cezbetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
- Recim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlama, Taşa Tutma
- Epeyce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Parantez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayraç
- Kesit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Naklen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
- Çağcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Asrı, Modern
- Eleştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
- Yayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Eser, Yapıt
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Sıvamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
- Hayta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Haylaz, Serseri, Apaş
- Tavlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Aksiseda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü