Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Devam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürek, Ek, Parça, Sürme, Sürüp, Gitme, Cesilmeme, Bitmeme, Sürekli
- Akmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, Karışmak, Katılmak, Süzülmek
- Kayın Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Sol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çep
- Sıralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Sıraya Koymak
- Lakırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu, Ivır Zıvır, Laf, Söz
- Tanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
- Kespetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
- Peşkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan
- Hikâyeler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
- Sterilize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış
- Teokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
- Kaçınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Gocunmak, Kaçmak, İmtina Etmek
- Tereddüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
- Delepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlamak
- Alkışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak, Beğenmek
- Sorumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- Tağşiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Hindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Şaşkın
- Yenitüreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Pekiyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
- Araklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Direksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
- Kaygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak, Sürüşken, Yalçın, Kayağan, Zıypak
- Çarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çene
- Dağ Bayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır
- İncitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak
- Oldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirmek, Olgunlaştırmak
- Taraklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- Halt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat Etmek, Sefihlemek
- Gibi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmişçesine, Benzer Biçimde, Teki, O Anda, Tam O Sırada, Hemen Arkasından, Kabil, Kadar
- Zevklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Hoşlanmak
- Mühtedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönme
- Kuşku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Tereddüt, Kuruntu, İşkil, Şek, Endişe, Evham, Narahatlık
- Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz
- Antrepo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo
- Dilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilimlemek, Yarmak
- Otlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otarmak
- Plüralist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulcu
- Seki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım, Set, Teras, Taraça
- Camekan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergen, Vitrin, Camlık , Göstermelik, Gözlük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü