Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dirsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Gezelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek
- Şartlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullanmak, Güdülenmek
- Cesaretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
- İnşaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı İşleri, Dikinti, Yapı
- Uzunluk Dairesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Avlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalanmak, Avcılık Etmek
- Tevcih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Arkadaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
- Aleni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortada, Açık, Meydanda, Belli
- Mağdurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Tasma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halta
- Çapraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girift, Karışık, Muğlak
- Tosbağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplumbağa
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Temenni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
- Ses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selen, Oy, Rey, Seda, Tavış, Ün, Yaygara
- Taksimat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntüler
- Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
- Nev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Çeşit, Tür
- Simil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Hemşire, Kız Kardeş
- Senkronizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlılık
- Binaenaleyh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine
- İlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Beddua Etmek
- Mahcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlanmış, Kısıtlı
- Ağdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık
- Mırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırlamak
- Adaptasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlama, Uyma
- Zilli Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçı
- Azimkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Rast Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Söyleşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasbihal, Musahabe, Sohbet
- Yalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki
- Atlas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saten, Haritalar Kitabı
- Zikretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
- Verme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
- Değmedüşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- Lojman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Devlet Evi
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- Cebin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Korkak, Yüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü