Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Durgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
- Yapılageliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
- Sırlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar
- Argaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- Katnav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrüsefer, Trafik
- Gözbağcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllüzyonist
- Bitiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Bırakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
- Emmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, İçmek, Soğurmak, Massetmek
- Güvenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Emniyet, Emniyyet, Tehlikesizlik
- Varlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
- Yaradılıştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Taban, Tabiaten
- Harıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Yanmak
- Göçermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek, Devretmek, Göçürmek
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Kanal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Arna, Su Yolu, Hat
- Tefriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
- Kürecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
- Şaklaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
- Meşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orman
- Davranım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış
- Vehimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntulu
- Tanıştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim
- Yalıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu
- Tüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Tediye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Sudan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Saçma
- Yeğnik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
- Enfes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade, Çok Güzel, En Güzel
- Düşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- Künde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Köstek, Oyun, Tuzak
- Sağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
- Hükmetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
- Ertelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Göbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Karın, Kindik, Kuşak, Merkez, Nesil
- Bulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar, Kaynak
- Lezzet Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
- Müştemilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklentiler
- Kuzuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
- Romantik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü