Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Burma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musluk
- Yeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman, Vekil
- Anaokulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
- İlhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katma, Bağlama, Ekleme
- Ahunt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
- Gösterme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Teşhir
- Uzun Kulaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Vasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen
- Mücrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Atom Çekirdeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
- Yabani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Tor, Yaban, Yamyam, Yabanıl, Ürkek, Sıkılgan, Görgüsüz, Kaba, Hoyrat
- Hani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı
- Perestiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma
- Huluskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, İçten, Şakşakçı
- İade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Ezinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap
- Fek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Bozma
- Mühendis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı
- Satmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek
- Elezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
- Net kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Seçik
- Yanıkara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
- Kıtipiyoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
- Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Dolgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko
- Latif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Yumuşak, Hoş, Gökçer Yepelek
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- İskân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtlanma, Yerleşme, Yerleştirme
- Cesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman
- Asma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Üzüm Bitkisi, Menteşe, Asma kilit
- Sahn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Yontucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
- Aguş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Kurun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ
- İçermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhtiva Etmek
- Çalı Bülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötleğen, Bayır Kuşu
- Bozgunculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ordu Bozanlık, Fesatçılık, Fitnecilik
- Kürdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
- Belli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü