Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Anemometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelölçer, Akışölçer
- Underground kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı
- Karye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Fâni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü
- Kazalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Çıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
- Ölümlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fena
- Paçarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
- Temizleyici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtıcı
- Padişah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr
- Ziyadesiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla
- Savan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Perişan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Dağınık, Harap, Karmakarışık, Pejmürde, Perakende, Zavallı, Bozgun, Ezgin
- Pena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap
- Cerahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara
- Formalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimci, Bürokrat
- Şerif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Soylu, Temiz
- Halvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuytu
- Ruzuşeb kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Dolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Ötürü
- Curcuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
- Mücevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevahir, Cevher, Süs Eşyası
- Yükselme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
- Gözü Tok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü
- Yol Ayrıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- İhtiyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Telef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme
- Tahliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltma, Salıverme, Serbest Bırakma
- Gözene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Meşgul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Değiştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Usavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Sevecenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şefkat
- İzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
- Yavaşça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca
- İğne Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak
- Bivefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Aksata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Doyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıka Basa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü