Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Duygusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hissi, Birey, Romantik
- Diretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Mümin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanan, İnançlı, Müslüman
- Dikinti Meydanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye
- Aidatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Beliğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belagatli
- İmalathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımevi, Üretimevi
- Acılaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıma, Turşulaşma, Tüntleşme
- Kökleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
- Sağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Hulul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
- Serkeşlik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
- Depo Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
- Boşalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhihal Etmek, Deşarj Olmak
- Bileşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkip
- Anca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Duhul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Tayin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atamak, Belirlemek, Göstermek, Kaldırmak, Kararlaştırmak
- Steril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınık, Kısır
- Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek
- Dağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Sedimatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilimci
- Tarumar Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezimet
- Canciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
- Faraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
- Mekir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Öğlen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Dülger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Marangoz
- Çomak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Kenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni
- Sapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Kıvırmak
- Mahsuldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Kimse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sima, Şahıs, Nefer
- Okkalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli
- Kabilinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gibi
- Nadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil, Kaba, Kötü, Görgüsüz, Nobran
- Teneffüs Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Okşayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yumuşak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü