Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kezzap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
- Camış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Uğraşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgale
- Pirina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriket
- Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Aygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Prediksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Gerçekleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk
- Dâhiliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçişleri, İç sayrılık, İçsel
- Hadım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlaştırılmış
- Alay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye, Zurba, Kortej, Hep, Bütün, Küçümseme, Tüm, Herkes, Bayram, Lağ, Meze, Söz
- Kuvvetlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Kapitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermayedar
- Esirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Sertleşmek
- Mesken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Ev, Otru
- İstirahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Tatil, Rahat Etme
- Üstüvane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvak, Silindir
- Dulda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Siper
- Kompozitör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr
- Kağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Han
- Hükümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halife, Padişah
- Düpedüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Açıktan Açığa
- Tikel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüzi
- Tasınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek
- Yaydırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Yuhalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Tuf Tuf Etmek
- Halas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtarmak
- Yanılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Sehiv, Yanlış
- Kumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöl, Kumsal
- İçermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhtiva Etmek
- Sunturlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
- Çıldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak
- Çamurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Gizlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
- Belirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
- Üzüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
- Akide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç
- Musanna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Yekdillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat
- İyimser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikbin
- Acun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü