Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Egoist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Utmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
- Birtakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi, Kimisi
- Gönül Belası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert
- Süsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susam
- İstisnasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
- Kirman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisar
- Kriptoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizyazıbilim
- Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Görünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara, Zevahir
- Müellif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Eser Sahibi
- Hodbin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil, Egoist
- Şamata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Hay Küy, Patırtı, Yaygara
- Çimlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek, Yararlanmak
- Hakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof
- Küf Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
- Saldırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle
- Tutanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata
- Hikâyecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
- Kişiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevat
- Şikayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak, Sızlanmak
- Özlenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
- Kembağal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
- Gelişigüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele, Özensiz, Yarım Yamalak, Sudan, Gönülsüz, Üstünkörü, İtinasız
- Meftun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Gönül Ermiş, Vurulmuş
- Yokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
- Gençler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoluk Çocuk
- Müzeyyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş
- Patolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Tuzlubalgam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
- Mensup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üye
- Duygusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpsiz, Hissiz
- Vazolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konulmak
- Dalakotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Çoktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Uzun Zamandır
- Apışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Yorgun
- Nakız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
- Kaçırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
- İmtizaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Uyuşmak
- Korumacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü