Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elektronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıncalık
- Cebbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Kudret Sahibi
- Realizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekçilik
- Neden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
- İmalatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimci
- Ümmî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumaz, Sevatsız
- Benzerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
- Sıbyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
- Sahan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapılca
- Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- Münasebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk
- Üs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
- Kalifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Evveli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Refika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevce, Eş, Karı
- Kabakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabık
- Sıcaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet
- Hayat Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Neşeli
- Virajlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeçli
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- Dikişçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terzi
- Rastlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Düşmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Sahtecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- İşbirliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai
- Lodosluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Başkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
- Yazı Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Defo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Kusur, Özür
- Kıkırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- Pardon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affedin, Bağışlayın
- Hor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Aşağı, Önemsiz
- Tırmık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
- Mutasavver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş
- İma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Kapalı, Anlamlı, Belirsiz, İham, İşare, Kinaye, İşaretleme, İhsas, İmleme, Anlaştırma, Dolaylı Olarak Anlatma
- Mihriban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Sevecen
- Oluşturulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
- İstihbar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek
- Mühtedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönme
- Geli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilo
- Hamiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtseverlik, Ulusseverlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü