Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Emlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
- Göden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
- Ölü Salı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Demirhindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasis, Pinti
- Aranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek
- Gayrimemnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
- Grup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
- Kanıklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Paralellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşutluk, Benzerlik
- Yaradılıştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Taban, Tabiaten
- Tamamlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Bitirme, İkmal
- Tabiatıyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Konsulto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsültasyon
- Görünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
- Başöğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Vakıa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Gerçi, Olay
- Taşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı
- Cenabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp, Taharetsizlik
- Kaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Ne Kadar, Niçe
- Eden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Boşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek
- Arabozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Sol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çep
- Mahrukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Geçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Yürürlükte Bulunan, Sayılı, İleri Gelen, Makbul
- Gündizme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Takvim
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Lokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel, Sınırlı Bölge, Mahalli, Mevzii, Dernek Evi, Gece Kulübü
- Avaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara
- Çirozluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık
- Velvele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Kalbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten, Gönülden
- Ehemmiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli
- Mahdudiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
- Kulvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerit, Çizgi
- İhmalkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, İtinasız, Lakayıt, Savsak
- Çöl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaban, Bozkır, Sahra, Badiye, Kumluk
- Kekeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keke, Peltek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü