Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Enlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel
- Ceset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Bir Hayli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey, Hayli
- Temin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
- Yozlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dejenere Olmak, Tereddi Etmek, Dönüşen, Özünden Uzaklaşmak
- Dijital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayısal
- Billahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Bocalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıkmak, Şaşmak
- Deflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek
- Tüberküloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Yetişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Büyümek, Dayanmak, Erişmek, Gelişmek, Gitmek, İdare Etmek, Olmak, Öğrenmek, Takip Etmek, Ulaşmak, Uzanmak, Üremek, Varmak, Vasıl Olmak, Kafi Gelmek
- Eşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Tarh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
- Muhasamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
- İmge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, İzlenim, Hülya, İmaj
- Gücendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Yaralamak, Kırmak
- Mevize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Vaaz
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Konferansçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Eğilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Anıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirmek, İma Etmek, Telmih
- Kurk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka
- İş Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Yakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Yakan
- Prestij kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibar, Saygınlık
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Mavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökçe
- Cibilliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Maya, Huy, Ahlak
- Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
- Büyük Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine
- Palamut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelit, Sivri
- Gaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihat, Kutsal Savaş
- Sırtarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırıtmak
- Ayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Başlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
- Çiftçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziraat
- Refetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yukarı Kaldırmak, Ortadan Kaldırmak, Gidermek
- Mızraksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargısız
- Parlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü