Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ervah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhlar
- Kandela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Öğretim Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Eksantrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
- Tezahürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
- Tedvir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Yönetmek
- Hesap Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Kamer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ay
- Beytülmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet Hazinesi
- Balon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Asetat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Necaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislik
- Tezahür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Öğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, Meslek, Mezhep, Doktrin
- Vaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
- Viyolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı
- Arkadaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
- Boylam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meridyen, Tul, Uzunluk Dairesi
- Torun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neve
- Babalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- İbra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Borç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
- Saçakbulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak Bulut, Sirrus
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Sakin
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Pıçapıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiskos
- Gümüş Varak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varak
- Tanış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanıdık
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Reddetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İade
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Fiyatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Yoğaltım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim, İstihlak
- Kıvracık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat
- Pozometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- Aklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Sakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
- Ustalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet
- Mahrumiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksunluk
- Derebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü