Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Dava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, Sevgili, Sorun, Ülkü, Konu, Sav, Mesele
- Hemcins kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeş, Soydaş, Kökteş
- İğne Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne Vurmak
- Verme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
- Gök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feza, Gökyüzü, Sema, Uzay, Yetişmemiş, Asuman
- Ortaya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek
- Oligarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımerki
- Hasiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Haslet, Hassa, Huy, Mizaç, Yaradılış, Fayda, Yarar
- Öğe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unsur
- Not Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Filinta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
- Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Dükkâncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı, Bakkalcı, Esnaf
- Uygulamalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
- Mahvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Heba Etmek, Kavurmak, Yakmak, Yemek, Yok Etmek, Tozmak
- Basmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
- Ren Geyiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maral
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Gitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek
- Ağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Koca
- Söküotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşancılotu
- Muhalif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşı, Karşıt, Yanaz
- İdrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Erişme, Algı, Dimağ, Akıl Erdirme
- Öznel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sübjektif
- Addetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Öyle Saymak, Öyle Kabul Etmek
- Empresyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenimci
- Zorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
- Abitleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşme
- Atıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı, Yalancı, Palavracı
- İmkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak, Fırsat, Olabilirlik
- Halayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye
- Ziyaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
- Afur Tafur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
- Açık Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Sersem
- Çıdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabır
- Ayak Oyunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Şüphe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkulanmak
- İhlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
- Rant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü