Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Es kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
- Haleldar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sarsmak
- Uluslararası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelmilel, Milletler Arası, Enternasyonal, Beynelhalk, Halkara
- Gündüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Dağdağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
- Hususuyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Motif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örge, Nakış
- Kaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala
- Şetaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşe, Sevinç, Şenlik
- Taammüden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
- Kökleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
- Lehtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş
- Tabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz
- Pinhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
- Atlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Atlanmak, Binmek, Çıkmak, İnmek, Tullanmak, Yanılmak
- Zürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Kuşak, Soy, Çocuk
- Perişanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Sızlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Şikâyet, Vızıltı, Yaygara
- Tekzip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak
- İhtiyatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
- Ekran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntülük
- Düşünüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
- Kaynaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Sıkı Fıkı Olma, Kıpırdanma, Hareketlilik
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- Düşünülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
- Reseptör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almaç
- Saz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
- Aylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Serseri, İşsiz, Boş Gezen
- Eklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Öncecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
- Yaşarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
- Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Hatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risk
- Telaffuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleniş
- Lünet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Bönce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf
- Cankurtaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambulans
- Götürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
- Türbülans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç
- Çalışkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü