Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Esinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlham Almak
- Sıyanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Arttırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave
- Çecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Halka
- Kışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
- Tuf Tuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuhalamak
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Tacil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlandınna
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Güvenerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstinaden
- Seslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Çığırmak, Haykırmak, Ünlemek, Hitap Etmek
- Mırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu
- Kellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsızlık, Dazlaklık
- Oyumlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Teveccüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek
- Sağtöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
- Açık İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Oturum, Panel
- Tüysüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
- Kızılyara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirpençe
- Çöplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbele
- Pay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
- Şerha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Parça, Yara
- Kılıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Lezzetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leziz
- İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Emmek, Kullanmak
- Göçmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme, Muhacir
- Aşınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenik
- Mazhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergin, Erişmiş, Erişen
- Şecere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Tekebbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek
- Vâkıf Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Öğrenmek
- Kaçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Sızmak, Uzaklaşmak, Benzemek, Girmek, Kaçınmak, Kırmak, Koşmak, Sıvışmak, Tüymek, Yok Olmak, Firar Etmek
- Göden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
- Beyazperde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
Doğrusu Beyaz Perde şeklinde yazılır.
- Haşerat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Serinkanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Tedavül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Sürüm, Geçerlik
- Urgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement, Halat
- Sohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söyleşi, Yarenlik
- Nazire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Söz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü