Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap, Sıkıntı, Zulüm, Üzgü
- Tümdengelim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talil
- Taşra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eyalet, Kenar, Dış
- Mızıkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyunbozan, Şıltak, Şuluk
- Akdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı
- Girişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşebbüs
- Deklarasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirme, Duyurma, İlan Etme
- Soğutucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
- Ehlileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî
- Çıkmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipsiz, Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sokak
- Elçekmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
- Martı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gagayı
- Salınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konmak
- Ağrımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Tutmak
- İmha Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Anot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif Elektrot, Artı Uç
- Tabiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik
- Uzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat
- Camış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Ses Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Köy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kent
- Keşifçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu
- Basitçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- Esef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Tasa, Üzüntü, Acınma, Yerinme
- Rumuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, İşaret
- Evvelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önceden
- Gammazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğullamak, Kötülemek, Satkınlık Etmek
- Tanrısal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlahi
- Siga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kip
- Kaytaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş
- Gaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tül
- Kıvırcık Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Karışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahil, Müdahale
- Korna Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal Vermek
- Problemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorunlu
- Yerindelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsabet
- Siftah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Kez Olarak
- İlmühaber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıt, Hal Kağıdı
- Dehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Belli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü