Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Embesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Budala
- Pabuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Başmak
- Taziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı, Taziye
- Anma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yâd
- Hercai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken, Yeltek
- Biçimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî
- İrdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik, Araştırmak, Tetkik Ve Tetebbu Etmek, Mütalaa Etmek
- Utku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zafer, Yengi
- Beyazlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağartmak, Temizlemek
- Alayişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Demokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki, Demokratlık
- Geri Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Sözünü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Temas Etmek
- Koordinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdüm, Alakalandırılma, Alakalandırma
- Güveni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Saplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Girmek, Sançmak
- Yeni Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilal
- Lerze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreme
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
- Sınai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstriyel, Uransal
- Konsantre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun, Derişik
- Ayran Budalası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Sersem
- Fino kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar
- Sevkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderim
- Oyuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Oyuk
- Şita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kış
- Tamahkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük
- Yüzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıh, Üst, Üzeri, Yüz
- Abstre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyut, Mücerret
- Muhtariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Yersiz Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Haleldar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sarsmak
- Hurdahaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paramparça
- Planlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
- Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
- Tonbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
- Komisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
- Düzmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Gayrisafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık
- Temeddüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü