Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Filinta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
- Balon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Hayali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsel, Düşlemsel, Sanrısal, Muhayyel
- Yalvarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Sevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa
- Mukavelename kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme
- Akşama Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşamacan
- Wc kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Zıngır Zıngır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
- Sentetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
- Saypa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
- Tensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Matlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluklaşmak
- Karagül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Astragan
- Düçar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğramak
- Zariflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Zarafet
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Kaşkol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- İmansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançsız, Acımasız
- Olmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Bekas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulluk
- Diri Diri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze
- Şura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsey
- Ortakyönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koalisyon
- Tedris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
- Mısır Tavuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Gözene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Kuşkulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek
- Kakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtişmek, Dürtüşmek
- Sütliman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Gürültüsüz, Olaysız
- Git kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yallah
- Düzelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Anlayışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki, Müdrik, Ferasetli, Ayık
- Lale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
- Uygunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
- Hilesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
- Olanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkan, İmkân, Mümkünlük, Olabilirlik
- Pişdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Mülevves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Kirli, Pis
- İşteş Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşteş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü