Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fiyatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Doğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
- Atölye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlik
- Şartlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
- Pervasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüretli, Korkusuz, Çekinmez, Sakınmaz
- Bileşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkip
- Oluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Vuku, Tekevvün
- Kollayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız
- Lağvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshetmek, İlga, Kaldırmak
- Komisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
- Olumlu Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif İlim, Müspet İlim
- Nallatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlatmak
- Yapı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Müsteşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken
- Tembel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Kalp, Uyuşuk, Üşengeç
- Yazıklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Şehamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
- Mahariç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider
- Mürebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitici, Eğitmen, Dadı
- Sonuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihai
- Kürecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
- Yırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Pejmürde, Arsız
- Egoizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik
- Rantçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Aş Damı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutfak
- Halat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
- Berkitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırmak, Tahkim Etmek, Takviye Etmek, Raptetmek
- Eden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Hangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne
- Hürmetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müptezel
- Salatalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyar
- Oturum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İclas, İkamet
- Tekessür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Karnabahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllü Kelem
- Nötr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
- Yaşamöyküsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi
- Esnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elastiki
- Üremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
- Varlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
- Bozgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
- Özgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasretmek, Vermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü