Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gbel ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Dışarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Hariç, Taşra
- Sülüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçte Bir; Arap Yazısı
- Biricik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Yegâne
- Kezalik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Ol Da Öyle
- Terbiye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
- Erbap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Ehil, Yetkili
- Kariyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meslek; Uzmanlık Alanı
- Kaşelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek
- Peçelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Mahviyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllülük
- Eşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Dehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Yükselme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
- Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Marifet
- Yanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevaplamak, Cevap Vermek
- Anlamca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mealen
- Sulugözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Televizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
- Daim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Ara Vermeden, Boyuna, Daima, Sonsuz
- İndividüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bireysel
- Kargış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Telin, Lanet
- Dertlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Sefihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
- Bakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek
- Ürkekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek
- Mefruşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşemelik
- Teneffüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı
- Jenosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soykırım
- İstikrah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek
- Asayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlik, Baysallık, Emniyet
- İhsan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Meşale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşal
- Atama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Nakil, Tayin
- İmrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
- Programsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlencesiz
- Tenkitçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Münekkit
- Teşkil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- İade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
- Enayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü