Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tamim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
- Vapur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Denetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş
- Kuran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam-ı Kadim, Mushaf
- Sukut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
- Şehadetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma
- Andırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Analoji, Benzeşim
- Ahacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Manasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Boş, Yararsız, Yersiz
- Müteşekkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmuş, Meydana Gelmiş, Kurulmuş
- Takışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
- Haczetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
- Hani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı
- Gösterge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
- Komedyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürmen
- Nabız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Eğilim, Niyet
- Eş Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesteş, Homonim
- Eğrice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Sineği, Büvelek
- Sıcakkanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Cana Yakın, Sempatik
- Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- İm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
- Çürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Temelsiz, Boş, Dayanıksız, Sakat
- Saplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Çakmak, Sançmak, Sokmak
- Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Danışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Kakırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Ölmek
- Telekomünikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uziletişim
- Tayyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Hibe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Karışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Bozuk, Bulaşık, Çapraşık, Dağınık, Girift, Jülide, Karanlık, Karma, Katışık, Kompleks, Melez, Muğlak, Pis
- Laflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Sohbet Etmek
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Cinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Sefine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Güçlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçinlemek
- Balyalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balya Yapmak, Denk Yapmak
- Konukçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Mihmandar
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Büzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Hıncahınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dopdolu, Ağzına Kadar, Tıka Basa
- Yüznumara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü