Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gece Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geceleyin
- Tutturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Raptetmek, Takip Etmek
- İspat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspatlamak, Kanıtlamak
- Beyazlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak
- Ufak Tefek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
- Müsteşrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci, Şarkşinas
- Ekber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Yüce
- Toygar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çayır Kuşu
- Geçişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
- Mülakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
- Kuldur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki
- Hata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Günah, Kusur, Suç, Yanılgı, Yanlış, Yanlışlık, Zühul, Ağdık, Yanılma
- Dırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme
- Yeğinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddet
- Uyuşturucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden
- Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Tür, Yazar
- Efkârlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünceli, Tasalı
- Ağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı File, Örgü, Şebeke, Tor, Tuzak
- Eğimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Görelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağıntı
- Conta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
- Oran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın
- Flama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alev
- Endikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
- Zulmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Çelişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz
- İğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğirmen, Kirmen
- Mücadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma
- Kızılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızamık, Kızıl
- Kovuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koğuş, Oyuk
- Tantanalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı
- Ezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
- Nutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
- Tok Gözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Sıkıyönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örfi İdare
- Taharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenme, Temizlik
- Zamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
- Korucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşebeyi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü