Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Mandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Hançere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gırtlak
- Metapsişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinötesi
- İkmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Tümleme, Bitirme, Tamamlama
- Teşyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Faale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
- Hakeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
- Açınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, İnkişaf Etmek
- Mey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap
- Zerre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül
- Levber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
- Şeriklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirk
- Sebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme
- Tarihçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
- Kollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak
- Müft kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
- Baştan Savma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Üstünkörü
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Serlevha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Şamata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Hay Küy, Patırtı, Yaygara
- Ah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Beddua, Kötü Dua
- Ayıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miyar
- Eğiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Yamukluk, Meyil
- Sulta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Sergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı
- Lagar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf
- Mühürdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Sançmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Saplamak, Rekzetmek
- Bivefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- İlmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimcilik
- Zaaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama
- Hazin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
- Hasetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Ebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Boyutlar, Mikyas, Ölçü
- Destar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
- İnceltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törpülemek
- Oyalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Gözletmek, Kılıklamak, Uzatmak
- Öğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Yetişmek
- Bilgisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü