Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Geli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilo
- Fırfıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Üstü Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz
- Cevahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevher, Elmas, Mücevher
- Sınav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, İmtihan
- Hasretini Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Naylon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
- Sohbet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Hizmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İhtimam, İş, Özen, Kulluk, Tapu, Yumuş, İşlev, Bakım
- Gençler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoluk Çocuk
- Az Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Faal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Hamarat, Canlı, Aktif, Etkin, Cevval, Hareketli
- Taammüden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
- İlahiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Bilimi
- Şair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozan, Koşukcu
- İrsaliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderi
- Güzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Hoş, İyi, Kalburüstü, Kıvrak, Körpe, Leziz, Yakışıklı, Etkileyici, Biçimli, Gösterişli
- Vesikalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgelik
- Posta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Defa, Kez, Kol, Sefer, Takım, Vardiya, Gönderi
- Hayâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanç, Utanma, Sıkılma, Ut, Utanma Duygusu
- İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katma, Ekleme, Ulama, Ek
- Akü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akümülatör, Akımtoplar
- İnvariyant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmez
- Düşerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamp
- Lojman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Devlet Evi
- Üstüne Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
- Dip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
- Tahmin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Ummak
- Tıksırıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Tuğra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tura
- Bir Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Lamba Karpuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz
- Cüzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
- Vurdumduymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
- Ilıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıtmak
- Hakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
- Abullabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Kaba
- Güvenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven
- Başkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reis, Sadır
- İman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü