Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cevahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevher, Elmas, Mücevher
- Arıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rafinaj
- Yanlışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
- Delihane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tımarhane
- Sıhhi Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Döşemi
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Kumbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Biraz Önce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Muti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
- Duman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Kötü, Tütsü, Tütün, Yaman
- Zangır Zangır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tir Tir, Zıngır Zıngır, Zıngıl Zıngıl
- İlçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaza, Nahiye, Kaymakamlık
- Bacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Hemşire, Kız Kardeş, Simil
- Hususiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Özellik
- Gine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gene, Yine
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Mensup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üye
- Mürettep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
- Ahlaksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
- Abartılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağalı, Mübalağakâr
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- İdadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lise
- Nazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
- Yeminsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antsız
- Başkaları kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem
- Düşkünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Ruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudaklık
- Proje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarı, Taslak, Joba, Layiha
- Zilli Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Şirret
- Gözcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen, Nokta
- Aberasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapınç
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Turlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
- Çokeşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poligami
- Zırva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
- Çakozlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
- Münfesih Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Sandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasa
- Yaraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakışmak, Gitmek, Uymak
- Rıfk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, Okşarlık, Tatlılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü