Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Geniletme ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Vikaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak
- Ferz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vezir
- Danış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşavere
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Dondurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzkaymak
- Cebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi
- Köşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
- Malayani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
- Piston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtenek, Arka, İltimas, Kayırıcı
- Gül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiçek, Kızılgül
- Bloke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak
- Afyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiryak
- Eskort kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Muhafız Takımı
- Ardışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Ardıl, Aralıksız
- Sanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Bilmek, Ummak, Zannetmek, Tahmin Etmek
- Tersine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksine, Aykırı, Bilakis
- İğdiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burmak
- Kareli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damalı, Damalı, Satrançlı
- Dilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Arzulamak, Arzu Etmek
- Yemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant
- Yemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet
- Bunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Kökleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
- Basma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Matbu, Tezek
- Fırlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Asude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Rahat, Dingin, Sakin
- Haksızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizce
- Tahakküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek
- Patavatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Şikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet, Av
- Tasarruf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
- Galiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
- Dahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
- Sinirbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevroloji
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Öğrenimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş
- Maç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşma
- Mülaki Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Kavuşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü