Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gerçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden
- Tembihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- Aslan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükremek
- Nefret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme, Çiğrinme
- Loder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükler
- Göçürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
- Özet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
- Yatırım Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maya Koymak
- Sabıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kaydiyat
- Gece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam, Geceleyin, Tün, Şeb
- Mosmor Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak
- Ölümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani
- Otomobil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba
- Özenilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Mutena
- Kıvırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ondüle, Kıvrık, Dalgalı, Cingelek, Kıvırcık marul, Kıvırcık Koyun
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Şükreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükretmek
- Godoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Acele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Barhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
- Cebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
- Görüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Hayalet, Manzara, Sahne
- Hoyrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı
- Seyran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinme, Gezme
- Aşinalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışıklık
- Muğber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
- Cesur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acar, Dayı, Gözü Pek, Cesareti Olan, Yürekli
- Fingir Fingir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Genelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim, Sirküler
- Er Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
- Karabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penguen
- Taze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
- Atılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılım, Hamle, Savlet, Hücum
- Ira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Seciye, Öz Yapı, Kişilik
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
- Sevecenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şefkat
- Kabul Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak
- Kapasite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
- Yâddaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatır
- Kravat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü