Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Greceli ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Alnaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Kibirlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekebbür
- Sınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan
- Desteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Kömek Etmek, Vurmak, Yardımcı Olmak, Müzaheret Etmek
- Vüsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genişlik, Uzam
- Anne Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Libye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
- Müstaceliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilik
- Santralci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Santral
- Nimbus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Bulut
- Alesta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harekete Hazır, Tetikte
- İddia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sav, Taslama, İnat
- Tıpkıbasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faksimile
- Suzişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık, Acınaklı
- Anık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
- Kompliman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koltuklama
- Kliklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklamak
- Genişletme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşmil
- Boğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmik, Kursak, İaşe, Dar Geçit, Yeme İçme, Gebe Hayvan
- Delecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Deşikaçan
- Dik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Sarp, Sert, Yalçın, Kaim
- Denemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
- Kakırdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
- Espressivo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İçten
- Sarkıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Salmak
- Gurur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref
- Silsile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
- Loda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Küme, Yığın
- İnformal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Yaygın
- İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Sıkılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yüzsüz
- Tutacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Tutaç, Tutak
- Mahdum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Erkek Evlat
- Taş Kömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Kömürü
- Engel Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
- İtinasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özensiz, Gelişigüzel, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
- Yemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Hepsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hep, Tüm
- Şakul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekül
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü