Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Snop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züppe
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Asılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
- Aylık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maaş, Mahiye
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Tepesi Üstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
- İhtiyat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak
- Üstler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkân
- Hercümerç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık, Kargaşa
- Düzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Mazbut, Muntazam, Beste, Düstur
- Yargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm, Karar, Kaza, Mahkeme
- İzmihlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
- Organlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üyeler
- Tarifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımsız
- Zadegân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyete, Soylular Takımı
- Öksürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yötel
- Kişmiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer
- Anatomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih, Gövde Bilimi, Gövde Yapısı, Yapı Bilimi, İnsan
- Muhafazakârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuculuk
- Köken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin
- Büzdürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büzmek
- Süreyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Da kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
- Kepenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- Sayılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
- Hece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslem
- Müneccim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldızbilimci, Gökbilimci, Bilici, Falcı
- Konumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi
- Yitik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Zayi
- Kademhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, Ayakyolu
- Kazulet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman
- Mühürdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Darbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
- Murabahacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Kurtarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Halas Etmek, İdare Etmek, Tüketmek
- Bayrak Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönder
- Özdek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık, Madde, Cisim
- Gözlemevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rasathane
- Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
- Diploma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik Belgesi, İcazet, Lisans Belgesi, İcazetname, Şahadetname
- Dörtkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtgen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
