Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gurup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış
- Taktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntem, Strateji
- Ergene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Aşağı Yukarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık, Takribi, Tahminen
- Dip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
- Hevessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Yaşam Boyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet
- Erişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Eziştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartaklamak, Tepelemek
- Eş Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesteş, Homonim
- Maksat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
- Gedmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delmek
- Azlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Ekalliyet
- Rahatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin, Keyifsiz, Hasta
- Yuvarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devirmek
- Kerih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Dermansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet
- Düzelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
- Kırıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsızlık
- İhtiyatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımlı, Sakıngan
- Cumhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Topluluk
- Sarkıntılık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Dangadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire, Damdan Düşer Gibi
- Emzik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbik, Biberon
- Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Donsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Yoksul
- Ornatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleştirmek, İkame Etmek
- Misk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mis
- Zem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
- Pesimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser
- Huzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik, Karşı, Kat, Keyif, Makam, Ön, Rahat, Rahatlık, Sükûnet, Yamaç, Yan, Dirlik, Baş Dinçliği, Gönül Rahatlığı
- Nazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
- Nükteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüktedan
- Tekessür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Sınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Eleştiri, Prova, Tecrübe
- Sonuçlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neticelendirme
- Kararlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tayin Etmek
- Yoldaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Refakat
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- İntizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü