Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hükûmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktidar
- Hatime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsöz, Son, Sonuç
- Parfüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku
- Hapsane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türme
- Teknik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Yordam, Yöntem, Uygulayım
- Egzotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancıl
- Ceride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- Avane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Yardımcı, Kafadarlar, Yardakçılar
- Bukağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
- Eğlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk
- Evvela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
- Dopdolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıncahınç
- Gölcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmak
- Kümes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İn
- Söylev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nutuk, Hitabe
- Birikim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Temeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Yiyici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur, Mürtekip, Mürteşi
- Piyade Asker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Kombine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplu
- Barınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daldalanmak, Sığınmak
- Kutsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Mukaddes
- Artağanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket
- Derrace kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Ayrıcalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Üstünlük, Torpil
- Uygulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikat, İnfaz, Tatbik, Yürütüm
- Hazır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek
- Tekdir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak
- Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
- Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Hâsılat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Kazanç, Ürün, Örüt
- Yeşillenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Ulviyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yücelik
- Şavalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Sersem
- Amacıyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Tereddüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraksama, Kararsızlık, İkircim
- Vadeli Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap
- Müstevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü