Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Harmandalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- İstinkâf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak
- Yönelteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon
- Barınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
- Beklenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Zımnında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Radyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç
- Elden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Hemen
- İkilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Sadık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Doğru, Gerçek, İçten Bağlı
- Şartname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşul Belgesi
- Gravür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma Resim
- Hastalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, İllet, Tutku
- Gıdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici
- Kuvvetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
- Süreyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Nebati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkisel
- Renin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, Haykırış
- Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Belirlenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
- Kıpırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıltı
- Bünyevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal
- İrrasyonalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usdışılık
- Lisans Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şahadetname
- Hareket Tarzı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutum
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- İsteyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli, Bile Bile, Kasten, Kasti, Mahsus
- Hilekârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Teneffüs Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Terbiyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
- Akıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Fehamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Obsesif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takınçlı
- Hafifletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak
- Salhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanara
- Tecemmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Karşılık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
- Yazıklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Ampul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lambacık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü