Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Havuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maslak
- Bitim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet, Son
- Adil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletli, Eşitlikçi, İnsaflı, Haktanır
- Leb kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudak
- Fersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk
- Yek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Tek
- Nifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük
- Kendi Hâlinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz
- Ondalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari
- Asap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir, Sinirler
- Miralay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albay
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- İfade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
- Em kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Merhem
- Koridor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dehliz, Gezinti, Beçenek, Dar Geçit, Geçenek
- Şans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek
- Dindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
- Tedirgin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Sakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
- Tenhalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issızlaşmak, Boşalmak
- Ateşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşturmak, Kışkırtmak, Yakmak
- Acımasızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm
- İlâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal, Mükemmel
- Açlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıtlık, Yoksulluk
- Ruzname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündem
- Tıksırıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Germen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisar
- Mihver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dingil, Eksen, Önemli
- Medahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
- Misal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
- Literatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
- Dermatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
- Parıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıl Işıl
- Fücceten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Gocunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acışmak, Çekinmek, Kaçınmak, Üstüne Götürmek, Alınmak
- Erzak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Yiyecek
- Muhafızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
- Çıldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak
- Engel Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
- Şabalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü