Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Konsensus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşma, Anlaşma
- Hostes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
- Bölge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim, Mıntıka, Nahiye, Toprak
- Enkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Çöküntü, Döküntü, Harabe, Harabelik
- Kemikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska
- Yurt Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
- Romantik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun
- İttihat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek
- Ampul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lambacık
- Varidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Gelirler
- Aceleci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvecen, Acul, Çabuk, Farfara, Kıvrak
- Prostat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestanecik
- Gece Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geceleyin
- Zırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
- Ululuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heybet
- Yazıhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Ofis
- Malkoç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncılar Ocağının Başı
- Yaslanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Ahek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Badana
- Karakteristik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksel, Özyapısal
- Eğrisine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
- Çevirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
- Sabahleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- Yalnızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız
- Kızılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızamık, Kızıl
- Birazdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Sonra
- Düzensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk
- Testere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı
- Show kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Garantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenceci
- Berelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak
- Entipüften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Derme Çatma, Çerden Çöpten
- Güzergâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğrak, Geçek, Gidiş Yolu, Yol Üstü, Yol Boyu, Geçek
- Onurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakur
- Ondalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari
- Alabildiğine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Sızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Hâkim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
- Operatris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
- Aşna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
- Mezarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Gömütlük, Sinlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü