Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hayatiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Harcırah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk, Yol Harcı
- İğ İplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Açıkça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâre, Net, Alenen, Düpedüz
- Sobe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Oval, Beyzi
- Kağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Han
- Kayıtsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisizlik
- Olumlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap
- Şef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lider, Önder, Yöneten, Baş
- Son Had kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Limit
- Yıpranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, Aşınmak, Harap Olmak
- Çıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Görünmek, Artmak, Atlamak, Bitmek, Bulaşmak, Bulunmak, Büyümek, Eksilmek, Erişmek, Gelmek, Gitmek, Görmek, Kazanmak, Kopmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Peyda Olmak, Sızmak, Taşınmak, Unutmak, Varmak, Vurmak, Yok Olmak, Yükselmek, Yürümek
- Kabadayılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka
- Duyma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sema
- Denklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
- Asude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Rahat, Dingin, Sakin
- Mukadder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınılmaz
- Kıpırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıltı
- Mesaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
- Turunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenç
- Öfkelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Asabileşmek, Gayzlanmak, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Kızmak, Kudurmak, Sinirlenmek
- Semirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
- İçi Geniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Programlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
- Teskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırma, Dindirme
- Erbain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırk
- Beşbıyık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
- Pekâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Peki, Peki Olur, Dediğin Gibi Olsun, Öyle Kabul Edelim, Kesinlikle, Çok İyi
- Baliğ Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
- Memleketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemşehri
- Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaştırmak
- Diksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Hayâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanç, Utanma, Sıkılma, Ut, Utanma Duygusu
- En Adi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Sandalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
- Ferih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Doktrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti
- Tarif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
- Birader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilader, Erkek Kardeş, Arkadaş, Ede, Kardeş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü