Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Birader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilader, Erkek Kardeş, Arkadaş, Ede, Kardeş
- Reis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
- Güvenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Emniyetli, Tehlikesiz
- Dağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
- Lerzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titrek
- Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
- Taharetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp
- Bisturi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
- Ara Düzelten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
- Nesir Kafiyesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seci
- Lengitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Başkaldırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Uyarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembih
- İblis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytan, Kötü, Düzenci
- Erişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
- İnşaatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıcılık
- Ana Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadde
- Sabitlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek
- Spesiyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman
- Arzuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Rezalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepazelik, Maskaralık, Rezillik, Skandal, Laskaralık
- Artist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Sanatkar
- Gömü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Define
- Bombe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişkinlik, Kabarıklık, Tümsekli, Çıkıntı
- İnce Hastalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Öldürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak
- Nehari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatısız, Gündüzlü
- Ademiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Çuğullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Emretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
- Buhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Akındırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reçine
- Seslem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hece
- Ekstra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli, Olağandışı, İyi, Vasıflı, En İyi, Fazladan
- Kazanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Goygoyculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilencilik, Şakşakçılık
- Nezaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
- Turunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenç
- Mızraksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargısız
- Pusat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
- Sıyırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kaldırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü