Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Haysiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz, Kişiliksiz
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- Far kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Kundaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Anofel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Bitkisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebati
- Kozmogoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrenbilim
- Cihangir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fatih
- Eyvah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüh, Yazık
- Tabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
- Hayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Görüntü, Rüya, Serap, İmge
- İcatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Neden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
- Yakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Yakan
- Rezerv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
- Cebbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Kudret Sahibi
- İlan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayımlamak
- Lanetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun
- Serbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür, Bağımsız, Pinek, Erkin, Hür, Muaf, Salman
- Öğleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günortada
- Kotasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Erbain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırk
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Cebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Yorgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitap, Bitkin, Halsiz, Harap, Turşu
- Pozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum
- Müheyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Tele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Seziş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feraset
- Tahıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
- Doldurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkame, İmla
- Derviş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fukara
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Farenjit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
- Sıcak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsti, Hamam
- Faraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
- Mercan Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercan
- Yaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabancı, Issız Kır, Issız, Yabani, Issız Yer, El
- Tacizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirginlik
- Sıkılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü