Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
zg ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Zinhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asla, Sakın, Kesinlikle, Olmaya Ki
- Ehemmiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli
- İzlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Program
- Pörsük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
- Sıcaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet
- Küskün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, Gücenik, Muğber
- İlah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, Kuday
- Ağtabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Retina
Doğrusu Ağ Tabaka Şeklinde Yazılır.
- Dilencilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenmek
- Bayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem
- Mahdutlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- Samimiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenliksiz
- İlgili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmiş Olan, İlgisi Bulunan, Alakalı, Alakadar, Müteallik, Bağlı, Ait, Müntesip
- Bestekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
- Tez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk, Süratli, Yarım Yamalak
- Tuğra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tura
- Barisfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır Küre
- Biabır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
- Kalben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten
- Düz Yüzüne Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dobra Dobra Söylemek
- Tepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Höyük, Yığın
- Bıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenge Gelmek, Usanmak, Yılmak
- Muzaheret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kömek, Yardım
- Zorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
- Tutkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın
- Kaçırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
- Terslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlanmak
- Paytak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Piyon
- Sıkılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yüzsüz
- Git kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yallah
- Nagehan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire
- Asillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
- Siriderya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyhun
- Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
- Tek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Sürüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Sağgörü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basiret
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü