Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Haz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
- Abstraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyutlama
- Cuma Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
- Yağlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
- Böğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğürmek
- İntişar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Pedagoji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
- Umulur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Kırgavul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülün
- Örneksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslamak
- Mesture kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Hami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
- Nagehan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire
- İlkbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbahar, Köklem, Bahar, Yaz, İlkyaz
- Alkışçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçı
- Tensik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Yolukucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı
- Kemre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Tezek
- Ayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Eş
- Fıtraten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
- Maarif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Öğrenim
- Tetkik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Hayatta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Eşeysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Sayılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
- Nötr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
- Hemsohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhatap
- Yakmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağıt, Brülör
- Bulunmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Kaidesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuralsız
- Ihlamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cöke
- Endaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Niyaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Fırfıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Kundak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
- Sorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Durum, Mesele, Mesuliyet
- Kolaylık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- Laso kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement
- Hevessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Bende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle
- Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü