Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hengâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Zaman
- Yırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Bastırmak, Yok Etmek, Zorlamak, İşten Kurtulmak, Köşeyi Dönmek
- Korkunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Müthiş
- Ev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Beyit, Dar, Hane, Konut, Mekân, Nesil, Ocak, Soy, Sülale
- Eksantrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
- İletken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Fak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Tuğyan Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Taşmak
- Yaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermek, Duyurmak, Otlatmak, Neşretmek, Vermek, Yazmak
- Çatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu
- Mütalaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirme, Düşünce, Görüş, Müzakere, Ders Çalışma, İrdeleme, Fikir, Oy
- Boş Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- İtibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, Kadir, Kredi, Onur, Ölçü, Rağbet, Saygınlık, Prestij
- Hazzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Beğenmek, Haz Almak, Hoşlanmak, Lezzet Almak
- Latilokum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokum
- Konut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
- İşgal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Oyalama; Tutma, Kaplama, Eli Altına Alma
- Emmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amca
- Oluşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
- Meselâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi, Söz Gelişi, Misalen
- Tavzif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevlendirme
- Asamble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Meclis
- Platonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
- Teyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrulama, Gerçeklemek, Sağlamlaştırma
- Ayrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Boşanmak, Çıkmak, Fırlamak, Kalkmak, Terk Etmek, Gitmek, Uzaklaşmak
- Kese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
- Basın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbuat
- Rüsva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezil
- Arkadaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
- Yağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
- Güzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Hoş, İyi, Kalburüstü, Kıvrak, Körpe, Leziz, Yakışıklı, Etkileyici, Biçimli, Gösterişli
- Kimesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
- Buldozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoldüzer
- Gözene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Müessiriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Sorumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesul, Cevapdih
- Merhametsizce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Marazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Olmak, Hastalanmak
- Dadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daye
- İrat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Teşvik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü