Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hissedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paydaş, Ortak, Paycı
- Şerh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, İnceleme, Açma, Ayırma, Yorum, Açımlama, Yorumlama
- Nod kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
- Düpedüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Açıktan Açığa
- Kavil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Söz, Sözleşme
- Asan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- İsabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma
- Muhasebeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
- Terettüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Sadakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Doğruluk, İçten Bağlılık
- Eziştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartaklamak, Tepelemek
- Sapılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahan
- Ekalliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Azlık
- Çıkış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak
- Tabankeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek
- Tutam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse
- Kapital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Anamal, Başmal, Meta, Resülmal
- Gerekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Esas, Münasebet
- Alarm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Heyecan Sinyali
- Söylev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nutuk, Hitabe
- Mahv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yok Olma
- Mendebur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Pis, Sümsük, Sünepe
- Eser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İm, İşaret, İz, Kitap, Ürün, Yapıt, Yayın, Belgi, Belirti
- Boylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Düşmek, Yükselmek
- Vasl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulama
- Polat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelik
- Memur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Emekçi, Yükümlü, İşyar
- Sübvanse Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Felç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Sabah Sabah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Voltaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- İkame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, İvaz Etme, Yerine Koyma, Yerine Kullanma, Dikme
- Simsiyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapkara
- Mütezayit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
- İmalatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimcilik
- Kovan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı Peteği, Arı Teknesi, Yayık
- İktiza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Kaynata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınpeder
- Tansık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
- Olsa Olsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü