Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Nanemolla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Beceriksiz, Dayanıksız
- Eğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Beden, Endam, Vücut, Sırt, Boy Bos
- Rehabilitasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme
- Raporlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Aydınlatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavzih
- Nahak Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Doküman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Vesika
- Gündüz Feneri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Büyüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzam Etmek
- Sınai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstriyel, Uransal
- Ahlaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törel
- Kartpostal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- İtlaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
- Sap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
- Tebdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
- Küçüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstisgar Etmek
- Şaşaalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
- Pervin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Tekebbür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Kurum
- Koordinatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümcü
- Cebriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcılık, Kadercilik, Fatalizm
- Domestik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Yerel, Yerli
- Ademiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Yakınlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Yararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu
- Geri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Arka, Art, Geçmiş, Geri Kalmış, Mazi, Son, Sonuç, Alt Taraf, Mabait
- Gıcık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Koşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, İzlemek, Kaçmak, Kovalamak, Yüğürmek, Terfik Etmek
- Azarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
- Tehi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş
- Silahçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusatçı
- Girizgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Sumsuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk
- Prestij kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibar, Saygınlık
- Kömüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
- Lakırtı Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Eleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit
- İrsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtımsal
- Showroom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi Evi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü