Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kıvanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Haz, Övünç, Güvenç, İftihar, Mefharet
- Maden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Metal, Mineral, Mızrap, Uyuşturucu
- Hâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Kavramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak
- Tükenmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
- Alev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalaz, Yalım, Alaz, Kıvılcım, Şule, Yalın
- Vehimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntulu
- Bıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Hemfikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
- Ağı Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran
- Meydanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pist
- Açar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
- Çevirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
- Tezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabukluk, Frekans
- Sersemleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptallaşmak
- Sınırlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Ötekisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri
- Urgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement, Halat
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Bilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Agâh
- Kemirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemiren
- Angaje Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak
- İhtirassız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkusuz
- Ceza Atışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penaltı
- Hicviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergilik
- Peklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Ulusçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Absürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
- Uyma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntibak, Riayet, Takip
- Diş Kamaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
- İğrendirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pis
- Küplü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- Taşeron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
- Patika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçiyolu, Çığır
- Sadaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Yozlaşmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoz
- Budamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaltmak, Kesmek, Azaltmak
- Tasavvuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizemselcilik, Sufilik
- Ahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü