Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kabark ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezik, Çürük, Sıyrık, Hafif Haraplık, Başlık
- Bedaheten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, İrticalen
- Kaside kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samav
- Kardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birader, Küçük Bacı, Küçük Kardeş
- Sıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Göymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Evveller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Bildirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, İhbarname, Tebligat
- Dekovil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Demir Yolu
- Karartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlık
- Alem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak
- İçtimaiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu
- Sinirbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevroloji
- Çizgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel Tahtası
- Sarsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- Enformasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıklaşma, Salıklaşım, Bilişim, Haberleşme, Danışma, Tanıtma
- Perukar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Mefhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- İkilem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyası Mukassim, Dilemma
- Müdavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
- Kayran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Diyalekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe
- Boşuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli
- Adapte Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Odacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
- Nevaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgisel
- Muharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman
- Kilit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
- Yerginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
- Sakınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur, Mehzur, Zerer, Çekingi, İhtirazı Kayıt
- Pideci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı
- İncitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Galat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış, Uyduruk, Hata
- Mesuliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
- Bilek Damarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nabız
- Eksport kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışsatım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü