Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kahve Paras ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Halis Muhlis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- İkilem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyası Mukassim, Dilemma
- Yaslanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstinat
- Mahluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratık
- Geride Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Sayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
- Demirhindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasis, Pinti
- Tul Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Sebebiyet Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
- Hürmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Muhterem, Sayın
- Kifayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
- Nakışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
- Gayri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Başkası
- Mikâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küp
- Alışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Temenni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
- Sakin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Takıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obsesyon
- Teşrinisani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Kebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçe
- Çiy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şebnem
- Yapmacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
- Örselemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, Sarsmak, Zedelemek, Eskitmek, Yıpratmak
- Yengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harçenk
- Çala Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol
- Mükellef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Ağır, Özenli; Yükümlü
- Işıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak
- Acımasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cani, Cellat, Gaddar, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Merhametsiz, Rahimsiz
- Bölüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
- Kolaylıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Rahat
- Deney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
- Hayat Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- Koloniyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Dağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Sevkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderim
- Kalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baki, Kalıcı, Ölümsüz, Zevalsiz
- Salavat Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Dombay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü