Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Valf
- Esinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlham Almak
- Yeteneksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
- Mortlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Vurdumduymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsızlık, Aldırışsızlık
- Meyve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Semere, Sonuç, Ürün, Yemiş
- Yobaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Kaba Sofu
- Abonman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm
- Kılıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süfli
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- İşkillenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek
- Savurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
- Dehr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
- Arılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Sadelik, Saflık
- Ahmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
- Sıralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Sıraya Koymak
- Ezgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin
- Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Görsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarı
- Kabine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu
- İptidai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
- Mihnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
- Mefruşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşemelik
- Yüzyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asır
- Tecennün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Boyunbağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
- Ziraatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
- Çuval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teliz
- Haczetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
- Düzenleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip
- Araç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Anahtar, Kayıt, Taşıt, Vasıta
- Büyüteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyütücü, Lup, Pertavsız
- Bilirkişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman, Eksper, Ehlihibre, Ehlivukuf
- Yeleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadar
- Çekişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek
- Diploma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik Belgesi, İcazet, Lisans Belgesi, İcazetname, Şahadetname
- Cumhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Topluluk
- Vandöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
- Mızrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargı
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Esans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü